çarptırmak

çarptırmak
"1. /ı, a/ to cause or allow (one thing) to hit, strike, or bump (another). 2. /ı/ to bang, slam. 3. /ı/ to cause (someone´s heart) to palpitate, palpitate; to cause (someone´s heart) to throb. 4. /a, ı, la/ math. to have or let (someone) multiply (one number) by (another). 5. /a, ı/ to make or let (someone) steal (something), make or let (someone) swipe (something). 6. /a, ı/ to have or let (someone) apply an undercoat of (plaster). 7. /ı/ to paralyze."

Saja Türkçe - İngilizce Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • çarptırmak — i 1) Çarpma işini yaptırmak veya çarpmasına yol açmak Yüreğini çarptıran bir merakla ihtiyara yaklaştı. P. Safa 2) i, e Yankesiciye kaptırmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cezaya çarptırmak — cezalandırmak Seni yalana tövbe ettirecek bir cezaya çarptırmalıyım. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ceza — is., Ar. cezāˀ 1) Uygunsuz davranışlarda bulunanlara uygulanan üzüntü, sıkıntı, acı verici işlem veya yaptırım 2) huk. Suç işleyen bir kimsenin yaşantısına, özgürlüğüne, mallarına, onuruna karşı yasaların öngördüğü yaptırım ... kimse insan… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çarptırma — is. Çarptırmak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kazıklamak — i 1) Bir tarla veya arsanın sınırını belirtmek için kazık çakmak 2) tkz. Bir malı, bir kimseye değerinden çok pahalıya satmak, alışverişte aldatmak 3) esk. Kazık cezasına çarptırmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kırmızı kart göstermek — sp. 1) oyundan çıkarma cezasına çarptırmak 2) mec. ciddi bir biçimde uyarmak 3) mec. dışlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”